Fashion Photographer

Günümüzde insanların görsel yayınlara çok fazla önem vermeye başlaması ile birlikte artık pek çok farklı alandaki üreticiler de geniş hedef kitlelere ulaşmak adına mümkün olduğu kadar yenilikleri takip etmeyi hedefliyor. Çünkü aksi bir durumda yani var olan gelişmelerin gerisinde kalınması halinde ne kadar iyi çalışmalar yapılırsa yapılsın fark etmez asla arzu edilen başarılı sonuçlar elde edilemez. Bilindiği üzere moda sektörü artık kadın erkek fark etmeden insanların çok fazla üzerinde durduğu konulardan biri olarak bilinmekte. İnsanların bu konudaki ilgisi sonrasında artık modacılar çok daha fazla kişiye ulaşmak adına yapmakta oldukları çalışmaları moda fotoğrafçısı üzerinden istemiş olduğu hedef kitleye ulaştırmakta.

En basit tabiri ile moda fotoğrafçısı, karşısında duran modelin ve onun üzerinde taşımakta olduğu kıyafetin insanlara en iyi şekilde yansıtılması adına çalışmalar yapan bir fotoğrafçıdır. Bu fotoğrafçının deneyimli olması ve neler yaptığını bilmesi demek; gerçekleşecek olan çalışmaların eksiksizce amaçları yerine getirmesi anlamına gelecektir. Bundan dolayı da artık büyük küçük fark etmeden pek çok firma onlara sunulmakta olan hizmetleri dikkatli bir şekilde incelerken bunları çeken fotoğrafçılar ile bire bir yapacakları görüşmeler sonrasında en doğru fotoğrafçıyı seçmeye özen gösterirler. Moda fotoğrafçısının, aynı diğer fotoğrafçılarda olduğu gibi dikkat etmesi gereken en önemli ayrıntı hiç şüphesiz ki ışığı doğru kullanmasıdır.

Aksi halde ürün ne kadar güzel olursa olsun fark etmez, moda fotoğrafçısı tarafından yapılacak olan çekimler asla arzu edilen sonuçları onları vermeyecektir. Çekim öncesinde hazırlık aşamasının doğru adımlar ile yapılması sonrasında artık sıra ışıkların ayarlanmasına gelecektir. İlk aşamalarda ışığın model üzerinde nasıl durduğunu belirlemek adına birkaç çekim yapılabilir. Bu çekimler esnasında fotoğrafçı eğer varsa oluşan rahatsız edici ayrıntıları görecek ve böylece çekim başladıktan sonra bunları gidermek adına ekstradan uğraşmak zorunda kalmayacaktır. Işık ayarlamasından sonra ise artık sıra pozlama ayarlarına gelecektir. Özellikle otomatik netlemenin kullanılması ile birlikte artık fotoğrafçılar oldukça kısa aralıklar ile yapılacak olan çekimlerde istemiş oldukları başarılı sonuçlara oldukça kolay bir şekilde ulaşma imkanına erişmiş olacaklar.

Bu ayarlamaların ardından moda fotoğrafçısının dikkat edeceği diğer önemli bir detay ise pozlama. Kimi zaman moda fotoğrafçıları her şeyi olması gerektiği gibi yapmalarına rağmen bir türlü istedikleri kareyi elde edememekten şikayetçi olabiliyorlar. Aslında burada devreye moda fotoğrafçısının deneyimi ve bu konudaki hayal gücünün birleşmesi girecektir. Daha öncesinde istenilen tarzda moda fotoğrafları çekemediğini düşünen fotoğrafçılar bu aşamada moda dergilerinden yardım alabilirler. Burada yer alan çekimlerdeki genel konseptlerin neler olduğunun belirlenmesinden sonra ise fotoğrafçı, elde ettiği fikirleri çok daha ciddi şekilde geliştirmek isteyerek; markanın istemiş olduğu tarzdaki fotoğrafları birbiri ardına çekmeye başlayacaktır. Pek çok kişi için çok zormuş gibi görülse de moda fotoğrafçılığı oldukça sabır gerektiren bir iştir.

Kimi zaman en iyi pozun ortaya çıkması adına moda fotoğrafçısı çok fazla efor sarf etmek zorunda kalabileceklerdir. Bu konuda yapılacak olan çalışmalarda oluşabilecek eksiklikler sonrasında çekimler istenilenden çok daha farklı şekillerde sonuçlanabilecektir. Bunun olmasının engellenmesi adına fotoğrafçı her bir detaya dikkat ederek çekimleri mümkün olan en iyi şekilde tamamlamış olacaktır. Çekimlerden sonra yapılacak olan düzenleme çalışmaları ile beraber artık moda fotoğrafları istenilen her türlü alanda hiçbir sorun çıkmadan kullanılmaya başlanacaktır. Başarılı bir şekilde çekilmiş olan moda fotoğrafları sayesinde insanlar inceledikleri fotoğraflar üzerinden markalar ile alakalı istenilen ana temaları öğrenecek ve bu da tanınılırlık açısından büyük bir öneme sahip olacaktır.

Moda Fotoğrafçılığı Nedir? Moda Fotoğrafçılığının Tarihi ve Gelişimi

“Dünyadaki önemli buluşlardan biri olan fotoğraf ile birlikte yeni bir görsel dil dönemi başlamış ve bu görsel dil hayatımızın her alanında yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Fotoğraf, yakın çağın önemli iletişim araçlarından biri olmuştur”. Sanatçı Gürsoy ise çalışmasında; “fotoğrafçılık, önemli bir sanat dalıdır. Zamanı durduran ve hayatı canlı olarak gösteren, bazen de geri getiren tek obje, fotoğraftır. Her fotoğraf bir belgesel, her belgesel bir tarih parçasıdır. Fotoğraf sanatçılığında, moda fotoğrafçılığı bölümü ise tamamen kendine ait özellikleri olan, ayrı bir ihtisas konusu olarak görülmelidir” görüşüne yer vermektedir.

Bu haftaki yazımıda size moda fotoğrafı, tarihi ve gelişimi hakkında bilgi vereceğiz.

Moda Fotoğrafçısı

“Moda fotoğrafçılığı; genelde ya stüdyo çekimi yapan profesyoneller ya da serbest fotoğrafçılar tarafından dergilere, moda evlerine ve reklam ajanslarına yapılan çalışmaların bütününe verilen isimdir” (Mesleki Eğitim ve Öğretim Sistemini Güçlendirme Projesi). Moda fotoğrafçılığı, giysi ve diğer moda öğelerinin gösterilmesiyle ilgilenen bir fotoğraf sanatı türüdür.
“Moda fotoğrafçılığını, katalog fotoğrafçılığı, fotomodellik ve hatta fotomodelliğin içinde, yüz, vücut, obje fotoğrafçılığı vs. gibi birkaç bölüme ayırma mecburiyeti de vardır. Çünkü bir obje çekimi ile (kol saati, çanta, kemer vs.) yüz fotoğrafçılığının (bir makyaj malzemesinin tanıtımının çekilmesi) veya bir kıyafetin canlı manken üzerinde çekilmesi arasında dağlar kadar fark vardır”.
“Moda fotoğrafçılığının amacı, içinde sanatsal öğeler barındıran görseller meydana getirmektir. Moda fotoğrafçılığı bu anlamda, fotoğrafçılara kendi hayal güçlerini kullanma fırsatını vermektedir. Moda fotoğrafları sıradan bir ürünü tanıtırken hayal gücünden faydalanarak, tüketicileri harekete geçirmeyi hedefler. Moda fotoğrafının temel amacı, giysileri tanıtmak ve satmaktır. Gürsoy’a göre moda fotoğrafçılığının önemi basit bir örnekle açıklanabilmektedir:

Hiç kimse, askıda ve mağazada beğendiği herhangi bir giysiyi üzerine alıp denemeden ve hatta başkalarının fikrini almadan satın almak istemez. Çünkü ne kadar beğenilirse beğenilsin, ne kadar güzel olduğuna inanılırsa inanılsın, insan kendi üzerinde görmeden, vücuduna oturup oturmadığını, yakışıp yakışmadığını bilemez. Moda fotoğrafçılığı da bu basit mantıktan doğar:

‘Giysiyi mademki bir insan giyecek, o halde insan üzerinde o giysi teşhir edilmelidir.’ İşin mantığı bu kadar basit ama uygulaması o kadar basit değildir. Çünkü fotoğrafçı, manken ile kıyafet arasında bir uyum sağlamak ve manken vasıtası ile giysiye bir ruh kazandırmak zorundadır.